Mala Zarar Verme Suçu (TCK 151 vd.) Hakkında Soru-Cevap

Basit Mala Zarar Verme Suçu Nedir?

Basit mala zarar verme suçu TCK m.151 uyarınca; başkasının taşınır veya taşınmaz malını kısmen veya tamamen yıkan, tahrip eden, yok eden, bozan, kullanılamaz hale getirme veya kirletme davranışı olarak tanımlanmıştır. Söz konusu eylemi gerçekleştiren kişi mağdurun şikayeti üzerine, dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılacaktır.

Mala Zarar Verme Suçu Şikayete Tabi Midir?

Mala zarar verme suçunun basit hali şikayete tabidir. Mağdur fiili ve faili öğrendiği tarihten itibaren altı ay içerisinde şikayette bulunmalıdır. Suçun basit halinde dava zamanaşımı süresi sekiz yıldır. Mala zarar verme suçunun nitelikli hali ise resen takip edilebilen suçlardandır. Dolayısıyla şikayete tabidir. On beş yıllık dava zamanaşımı süresi içerisinde nitelikli mala zarar verme suçundan dolayı soruşturma ve kovuşturma yapılabilir.

Mala Zarar Verme Suçunda Görevli ve Yetkili Mahkeme Neresidir?

Mala zarar verme suçunda asliye ceza mahkemeleri görevlidir. Yetki ise suçun işlendiği yer mahkemelerine aittir.

Mala Zarar Verme Suçu Taksirle İşlenebilir Mi?

Mala zarar verme suçu kastla işlenebilen suçlardandır. Bu anlamda mala zarar verme suçu taksirle işlenemez.

Mala Zarar Verme Suçu Uzlaşmaya Tabi Midir?

CMK m.253 gereğince basit mala zarar verme suçu uzlaştırmaya tabi suçlardandır. Ancak suçun nitelikli halleri uzlaştırma kapsamında değildir.

Nitelikli Mala Zarar Verme Suçu Nedir?

TCK m. 152 kapsamında nitelikli mala zarar verme suçu düzenlenmiştir. İlgili maddede çeşitli haller için farklı yaptırımlar öngörülmüştür. İncelememiz gerekirse:

“(1) Mala zarar verme suçunun;

a) Kamu kurum ve kuruluşlarına ait, kamu hizmetine tahsis edilmiş veya kamunun yararlanmasına ayrılmış yer, bina, tesis veya diğer eşya hakkında,

b) Yangına, sel ve taşkına, kazaya ve diğer felaketlere karşı korunmaya tahsis edilmiş her türlü eşya veya tesis hakkında,

c) Devlet ormanı statüsündeki yerler hariç, nerede olursa olsun, her türlü dikili ağaç, fidan veya bağ çubuğu hakkında,

d) Sulamaya, içme sularının sağlanmasına veya afetlerden korumaya yarayan tesisler hakkında,

e) Grev veya lokavt hallerinde işverenlerin veya işçilerin veya işveren veya işçi sendika veya konfederasyonlarının maliki olduğu veya kullanımında olan bina, tesis veya eşya hakkında,

f) Siyasi partilerin, kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarının ve üst kuruluşlarının maliki olduğu veya kullanımında olan bina, tesis veya eşya hakkında,

g) Sona ermiş olsa bile, görevinden ötürü öç almak amacıyla bir kamu görevlisinin zararına olarak, İşlenmesi halinde, fail hakkında bir yıldan dört yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

(2) Mala zarar verme suçunun;

a) Yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak,

b) Toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olmak suretiyle,

c) Radyasyona maruz bırakarak, nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanarak, İşlenmesi halinde, verilecek ceza bir katına kadar artırılır.

(3) Mala zarar verme suçunun işlenmesi sonucunda haberleşme, enerji ya da demiryolu veya havayolu ulaşımı alanında kamu hizmetinin geçici de olsa aksaması hâlinde, yukarıdaki

fıkralar hükümlerine göre verilecek ceza yarısından iki katına kadar artırılır.” denmektedir.

Kasten Mala Zarar Vermenin Cezası Nedir?

Mala zarar verme suçunun basit halinde fail  dört aydan üç yıla kadar hapis veya adlî para cezası ile cezalandırılır. Nitelikli mala zarar verme suçunun işlenmesi durumunda ise; somut olaya göre bir yıldan az olmamakla birlikte dört (TCK m.152/1), sekiz (TCK m.152/2) ve yirmidört (TCK m.152/3) yıla kadar hapis cezasına hükmolunması mümkündür.

Mala Zarar Verme Suçu Nasıl İspatlanır?

Ceza muhakemesi hukukunda vicdani delil sistemi geçerlidir. Bu kapsamda hukuka uygun olmak şartıyla; her şey her şey ile ispatlanabilir. Mala zarar verme suçunda tanık beyanı, kamera görüntüleri, ikrar, çeşitli belirti delilleri vs. deliller kullanılarak kişinin hukuka aykırı eylemi ispatlanabilir.

Mala Zarar Verme Suçunda Etkin Pişmanlık ve Mağdurun Zararının Giderilmesi

TCK m.169 gereğince; Mala zarar verme suçu tamamlandıktan sonra ve fakat bu nedenle hakkında kovuşturma başlamadan önce, failin, azmettirenin veya yardım edenin bizzat pişmanlık göstererek mağdurun uğradığı zararı aynen geri verme veya tazmin suretiyle tamamen gidermesi halinde, verilecek cezanın üçte ikisine kadarı indirilir.

Etkin pişmanlığın kovuşturma başladıktan sonra ve fakat hüküm verilmeden önce gösterilmesi (dolayısıyla mağdurun zararının tamamen giderilmesi) halinde, verilecek cezanın yarısına kadarı indirilir. Kısmen geri verme veya tazmin halinde etkin pişmanlık hükümlerinin uygulanabilmesi için, ayrıca mağdurun rızası aranır.

Belirtelim ki burada zarar kavramı ile kastedilen mağdurun maddi zararıdır. Mağdur manevi vs. diğer zararlarını hukuk davası açarak ayrıca talep etmelidir.

Mala Zarar Verme Suçunda Şahsi Cezasızlık veya Cezada İndirim Yapılmasını Gerektirecek Şahsi Sebepler 

Mala zarar verme suçu; 

a) Haklarında ayrılık kararı verilmemiş eşlerden birinin,

b) Üstsoy veya altsoyunun veya bu derecede kayın hısımlarından birinin veya evlat edinen veya evlatlığın,

c) Aynı konutta beraber yaşayan kardeşlerden birinin zararına olarak işlenmesi halinde, ilgili akraba hakkında cezaya hükmolunmaz.

Mala zarar verme suçu;

a-) Haklarında ayrılık kararı verilmiş olan eşlerden birinin,

b-) Aynı konutta beraber yaşamayan kardeşlerden birinin,

c-) Aynı konutta beraber yaşamakta olan amca, dayı, hala, teyze, yeğen veya ikinci derecede kayın hısımlarının zararına olarak işlenmesi halinde; ilgili akraba hakkında şikayet üzerine verilecek ceza, yarısı oranında indirilir.

Mala Zarar Verme Suçunda Hükmün Açıklanmasının Geri Bırakılması Kararı Verilebilir Mi?

Hükmün açıklanmasının geri bırakılması müessesesi CMK m.231 gereğince düzenlenmiştir. Sanık hakkında yapılan yargılama sonucunda verilecek ceza iki yıl ve daha az ya da adli para cezası ise; ayrıca diğer şartlarında somut durumda bulunması ile hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verilebilecektir.

Mala Zarar Verme Suçu ile İlgili Yargıtay Kararları

“Sanıkların fikir ve eylem birliği içerisinde katılanın oturduğu evin kapısına benzin dökerek ateşe verip paspas ve kapının ahşap olan kısımlarının yanmasına neden olma şeklindeki eyleminin, bir bütün halinde yakarak mala zarar verme suçunu oluşturduğu gözetilmeden, sanıkların eylemi bölünerek genel güvenliğin yangın çıkar- tarak kasten tehlikeye sokulması suçundan beraat, yakarak mala zarar verme suçundan da mahkumiyetlerine karar verilmesi, BOZMAYI gerektirmiştir.” (Yargıtay 8. CD., E. 2014/28346 K. 2015/12440 T. 24.2.2015)

“Oluşa, sanığın savunmalarına, görgü tespit ve olay tutanağına, tanıkların anlatımlarına ve tüm dosya kapsamına göre; sanığın, … Belediyesi Başkanlığına ait camları görgü tespit tutanağında belirlendiği şekilde kırmak suretiyle gerçekleştirdiği sabit görülen eyleminin nitelikli mala zarar verme suçunu oluşturduğuna yönelik mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir” (Yargıtay 23. CD., E. 2015/14556 K. 2015/5297 T. 19.10.2015)

Mala zarar verme suçuyla korunan hukuki yarar, mülkiyet hakkıdır. Mülkiyet kavramına, malın bütünleyici parçaları, eklentileri ve doğal ürünleri de dahildir. Mülkiyetin korunmasında amaç, sadece malın fiziksel olarak zarar görmesi olmayıp malın değerinin de korunmasıdır. Bu nedenle, malın özgülendiği amaca uygun kullanılabilmesini, önemsiz sayılmayacak derecede azaltan bir zararın varlığı yeterli olup malın maddi zarar görmüş olmasına gerek yoktur.

Kanuni düzenleme göz önüne alındığında, mala zarar verme suçu genel kastla işlenebilen bir suçtur. Suçun oluşması için failin belirli bir amaç ya da saikle (özel kast) hareket etmesine gerek yoktur.

Görüldüğü gibi mala zarar verme suçunun gerçekleşebilmesi için failin, başkasına ait taşınır veya taşınmaz bir mala, TCK’nın 151/1. maddesinde sayılan ve maddede; “kısmen veya tamamen yıkmak, tahrip etmek, yok etmek, bozmak, kullanılamaz hâle getirmek veya kirletmek” şeklinde belirtilen seçimlik hareketlerden herhangi biriyle zarar vermiş olması; TCK’nın 152/2. maddesi uyarınca nitelikli hâllerinin oluşabilmesi için de bu suçun, yakarak, yakıcı veya patlayıcı madde kullanarak ya da toprak kaymasına, çığ düşmesine, sel veya taşkına neden olmak suretiyle veyahut radyasyona maruz bırakarak, nükleer, biyolojik veya kimyasal silah kullanarak işlenmesi gerekmektedir.

Suçun maddi unsurunu oluşturan hareketler, kanunda tahdidi şekilde belirtilmiş olmakla birlikte, zarara neden olan neticeyi meydana getirmeye elverişli fiil, aynı zamanda Kanun’da belirtilen seçimlik hareketlerden en azından birini zorunlu olarak kapsayacağından, suçun oluşumu için zarar verici sonucun gerçekleşmesini yeterli saymak gerekir.” (Yargıtay CGK., E. 2017/464 K. 2021/123 T. 18.3.2021)

“KARŞI OY: Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan kurulan beraat hükmünün onanmasına ilişkin sayın çoğunluğun düşüncesine katılmak mümkün olmamıştır; Zira,

Sanık hakkında kamu malına zarar verme suçundan açılan davada mahkeme ”kamu malına zarar verme suçundan (sanığın TOMA ya doğru taş attığı görüntülerle sabit ise de bu taşın Tomaya geldiği sabit olmayıp, eylemin zarar verme suçu açısından teşebbüs aşamasında kaldığının sabit olmadığı) kanaatiyle” şeklinde anlaşılır olmaktan uzak gerekçe ile beraat kararı verildiği anlaşılmaktadır.

Mahkemenin kabulü kendi içerisinde çelişmektedir. Hem TOMA aracına taş attığı sabit kabul edilmiş ancak taşın TOMA aracına geldiğinin sabit olmadığı belirtilmiş, buna karşın gerekçenin devamında mala zarar verme suçu açısından eylemin teşebbüs aşamasında kaldığının sabit olmadığı vurgulanmıştır.

Dosya kapsamından sanığın olaylar esnasında güvenlik güçlerince kullanılan TOMA aracına doğru taş attığı MOBESE görüntüleri ile sabittir. Ancak sanığın attığı taşın Toma aracına isabet edip etmediği anlaşılamamaktadır. Sanığın TOMA aracına taş atma eylemi dışında ayrıca güvenlik güçlerine de taş attığı da olay görüntülerinden anlaşılmakta olup bu eylemi nedeniyle sanık hakkında görevi yaptırmamak için etkin direnme suçundan mahkumiyet hükmü tesis edilmiştir. Mala zarar verme suçu genel kastla işlenebilen bir suçtur.

Olay görüntüleri sanığın savunması ve tüm dosya kapsamı ile TOMA aracına taş atma eylemi sanığın zarar verme kastını ortaya koymakta olup, teşebbüs aşamasında kalan bu eylemi nedeniyle sanığın kamu malına zarar vermeye teşebbüs etmek suçu sübut bulduğundan bu suça ilişkin beraat kararının bozulması görüşünde olduğumdan sayın çoğunluğun beraat hükmünün onanması yönündeki görüşüne katılmıyorum.” (Yargıtay 16. CD., E. 2017/3842 K. 2018/1039 T. 9.4.2018)

Av. Oktay Altunkaya

Önceki İçerikTahliye Taahhütnamesi Nasıl Geçerli Olur?
Sonraki İçerikYargıtay Kararları Doğrultusunda Kiracının Faydalı Masrafları Talep Hakkı