Sosyal Medya Hesabım Çalındı Ne Yapmalıyım?

Sosyal Medya Hesabım Çalındı Hukuki Olarak Ne Yapabilirim? 

Günümüzde sosyal medya uygulamalarının kişilerce kullanımının artmasıyla beraber bu mecralarda ortaya çıkan sorunlarda artış göstermiştir. Çoğu kişi çevresindeki insanların adına sahte hesap açıldığına veya sosyal medya hesaplarının çalındığına tanık olmuştur. İnstagram, Twitter, Youtube, Facebook vs. platformlar son 10-15 yıllık bir zaman diliminde olağan yaşamımıza dahil olmuşsada, bu mecraların insanlar arası iletişim ve etkileşimi sağlaması, hızlandırması, bilginin yayılımını kolaylaştırması gibi sebeplerle kişilerce benimsenmiş, adeta günlük yaşamın bir parçası halini almıştır.
Kişilerin sosyal medya hesapları değişik nedenlerle (şifrenin zayıflığı, hesap bilgilerinin başkalarıyla paylaşılması, sosyal medya platformu üzerinde bazı bağlantılara tıklanması sonucunda hesabın ele geçirilmesi veya hesabın doğrudan, özel olarak hacklenmesi gibi) çalınması, hacklenmesi halinde, kullanıcılar ilgili sosyal medya şirketleriyle iletişime geçerek veya sosyal medya platformlarındaki bazı kişilere başvurarak hesaplarını geri almaya çalışmaktadırlar.
Kullanıcıların hesaplarının çalınmasının sebepleri ve bu hesapların özel yollarla geri alınması sürecinden bahsetmeyeceğim. Bu yazımda; sosyal medya platformlarını kullanan kişiler hesaplarının çalınması halinde ne yapmalıdır? Hukuki olarak imkan ve hakları nelerdir? başlığı altında cevaplar vermeye çalışacağım.
Hukukumuzda sosyal medya mecralarında meydana gelen hukuki meselelerle ilgili olarak 5237 Türk Ceza Kanununun “Bilişim Alanında Suçlar” bölümü altında, 243. ve devamı maddelerinde düzenlenen hükümler uygulanmaktadır. Özel olarak hırsızlık, dolandırıcılık gibi suçlarda da bilişim sistemleri üzerinden bu eylemlerin gerçekleştirilmesi halinde yasada nitelikli hal olarak düzenlenmiştir. Ayrıca 5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi̇ ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edi̇lmesi̇ Hakkında Kanun ve bu kanun ile ilgili yönetmelik bağlamında bilişim sistemleri üzerinde gerçek ve tüzel kişilerin sorumluluk ve yükümlülükleri belirlenmiş, bilişim sistemleri üzerinde suç işlenmesi veya söz konusu kanunla düzenlenen yükümlülüklerin yerine getirilmemesi halinde alınacak tedbirler ve verilecek cezalar belirlenmiştir.

Sosyal medya hesabının çalınması (ele geçirilmesi) suç mudur?

TCK’nın “Bilişim sistemine girme” başlıklı 243. maddesine göre: “(1) Bir bilişim sisteminin bütününe veya bir kısmına, hukuka aykırı olarak giren veya orada kalmaya devam eden kimseye bir yıla kadar hapis veya adlî para cezası verilir. (2) Yukarıdaki fıkrada tanımlanan fiillerin bedeli karşılığı yararlanılabilen sistemler hakkında işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranına kadar indirilir. (3) Bu fiil nedeniyle sistemin içerdiği veriler yok olur veya değişirse, altı aydan iki yıla kadar hapis cezasına hükmolunur. (4) Bir bilişim sisteminin kendi içinde veya bilişim sistemleri arasında gerçekleşen veri nakillerini, sisteme girmeksizin teknik araçlarla hukuka aykırı olarak izleyen kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.“ denmektedir.
Yine TCK’nın “Bilişim sistemini engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme” başlıklı 244. maddesine göre: “(1) Bir bilişim sisteminin işleyişini engelleyen veya bozan kişi, bir yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (2) Bir bilişim sistemindeki verileri bozan, yok eden, değiştiren veya erişilmez kılan, sisteme veri yerleştiren, var olan verileri başka bir yere gönderen kişi, altı aydan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. (3) Bu fiillerin bir banka veya kredi kurumuna ya da bir kamu kurum veya kuruluşuna ait bilişim sistemi üzerinde işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır. (4) Yukarıdaki fıkralarda tanımlanan fiillerin işlenmesi suretiyle kişinin kendisinin veya başkasının yararına haksız bir çıkar sağlamasının başka bir suç oluşturmaması halinde, iki yıldan altı yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adlî para cezasına hükmolunur.” denmektedir
Görüldüğü üzere; kullanıcıların hesaplarının çalınması (hacklenmesi) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu dahilinde suçtur. Buna göre sosyal medya hesabınız çalındıysa ancak hesabınızdaki hiçbir veri değiştirilmemişse, zarar görmemişse (şifre, kullanıcı adı, e-mail, fotoğraf, video, yazı vs.) kişi TCK 243. maddeye göre cezalandırılacaktır. Sosyal medya hesabınızı çalan kişi, hesabınızdaki verilerde bir değişiklik yapmışsa, zarar vermişse, sizin adınızı kullanarak işlem veya açıklamalarda bulunmuşsa TCK 244. maddeye göre cezalandırılacaktır.
Bir cihazın, bilgisayar programının, şifrenin veya sair güvenlik kodunun; münhasıran bilişim suçları ile bilişim sistemlerinin araç olarak kullanılması suretiyle işlenebilen diğer suçların işlenmesi için yapılması veya oluşturulması durumunda, bunları imal eden, ithal eden, sevk eden, nakleden, depolayan, kabul eden, satan, satışa arz eden, satın alan, başkalarına veren veya bulunduran kişi, bir yıldan üç yıla kadar hapis ve beşbin güne kadar adli para cezası ile cezalandırılır.
Bilişim suçlarının işlenmesi suretiyle yararına haksız menfaat sağlanan tüzel kişiler hakkında bunlara özgü güvenlik tedbirlerine hükmolunur.

“Ayrıca sosyal medya hesabınızı çalan kişinin, hesabınızdaki bilgi, fotoğraf, video vs. her türlü kişisel verinizi başkalarıyla paylaşması halinde TCK 134. maddesinde düzenlenen Özel Hayatın Gizliliğini İhlal suçu veya TCK 136. maddesinde düzenlenen kişisel verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçunu da işlemiş olur.”

TCK’nın “Özel hayatın gizliliğini ihlal” başlıklı 134. maddesine göre: “(1) Kişilerin özel hayatının gizliliğini ihlal eden kimse, bir yıldan üç yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. Gizliliğin görüntü veya seslerin kayda alınması suretiyle ihlal edilmesi halinde, verilecek ceza bir kat artırılır. (2) Kişilerin özel hayatına ilişkin görüntü veya sesleri hukuka aykırı olarak ifşa eden kimse iki yıldan beş yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır. İfşa edilen bu verilerin basın ve yayın yoluyla yayımlanması halinde de aynı cezaya hükmolunur.”
Bir diğeri; TCK’nın “Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirmek” başlıklı 136. maddesine göre: “(1) Kişisel verileri, hukuka aykırı olarak bir başkasına veren, yayan veya ele geçiren kişi, iki yıldan dört yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
Yukarıdaki belirttiğim TCK 134. ve 136. maddelerinde tanımlanan suçların;
a) Kamu görevlisi tarafından ve görevinin verdiği yetki kötüye kullanılmak suretiyle,
b) Belli bir meslek ve sanatın sağladığı kolaylıktan yararlanmak suretiyle işlenmesi halinde, verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Sosyal medya hesabını çalan kişi somut olaya göre şartlarının oluşmasıyla yukarıda belirttiğim suçlardan dolayı cezalandırılacaktır. Ancak kişinin sosyal medya hesabını çalan kişinin sadece yukarıda açıkladığım suçları işleyebileceği anlaşılmamalıdır. Somut vakıaya göre başka suçlarda gerçekleştirilmiş olabilir.

Sosyal medya hesabım çalındı. Ne yapmalıyım?

Sosyal medya hesabınızın çalındığını fark ettiniz. Bu durumda ne yapacaksınız? Öncelikle çevrenizdeki insanlara (arkadaşlarınıza, ailenize) hesabınızın çalındığını duyurmalısınız. Bu hesabınızı çalan kişinin, sosyal medya hesabınızdan gerçekleştireceği hukuka aykırı fiillerden sorumlu olmamanıza yardımcı olacaktır. Ardından hemen, ilgili sosyal medya şirketine bu durumu bildirmelisiniz. Sosyal medya şirketine hesabınızın çalındığını bildirdiğinizde sizden hesabınıza ait bazı bilgiler vermenizi isteyeceklerdir. Hesap bilgilerinizin değiştirilmiş olması durumunda kimlik bilgilerinizi talep etmektedirler. Bu anlamda ilgili sosyal medya şirketine, hesabın sahibinin siz olduğunu ve hesabınızın çalındığını ispatlamanız durumunda en geç birkaç gün içerisinde kolaylıkla hesabınız tarafınıza iade edilmektedir.

İlgili sosyal medya şirketinden talebinize bir cevap gelene kadar geçecek olan sürede veya sosyal medya şirketince talebinizin reddedilmesi halinde ne yapılabilir?

Kişi bu halde ilgili sosyal medya hesabına erişimin engellenmesi talepli dilekçesi ile Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumuna başvurabilir. Kanundaki gerekli şartların mevcut olması halinde kurum tarafından ilgili hesabınıza erişimin engellenmesine karar verilecektir. Bu karar derhal, en geç dört saat içerisinde uygulanacaktır. Bu anlamda çalınan sosyal medya hesabınızı artık diğer kullanıcıların görebilmesi engellenmiş olacaktır. Ancak Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu tarafından verilen erişimin engellenmesi kararının ardından, sizin bu kararı 24 saat içerisinde Sulh Ceza Hakimliğinin onayına sunmanız gerekmektedir. Aksi halde erişimin engellenmesi tedbiri kendiliğinden kalkacaktır.
5651 sayılı İnternet Ortamında Yapılan Yayınların Düzenlenmesi ve Bu Yayınlar Yoluyla İşlenen Suçlarla Mücadele Edi̇lmesi̇ Hakkında Kanunun “Özel hayatın gizliliği nedeniyle içeriğe erişimin engellenmesi” başlıklı 9/A maddesine göre:
İnternet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatının gizliliğinin ihlal edildiğini iddia eden kişiler, Kuruma doğrudan başvurarak içeriğe erişimin engellenmesi tedbirinin uygulanmasını isteyebilir.
Yapılan bu istekte; hakkın ihlaline neden olan yayının tam adresi (URL), hangi açılardan hakkın ihlal edildiğine ilişkin açıklama ve kimlik bilgilerini ispatlayacak bilgilere yer verilir. Bu bilgilerde eksiklik olması hâlinde talep işleme konulmaz.
Başkan, kendisine gelen bu talebi uygulanmak üzere derhâl Birliğe bildirir, erişim sağlayıcılar bu tedbir talebini derhâl, en geç dört saat içinde yerine getirir.
Erişimin engellenmesi, özel hayatın gizliliğini ihlal eden yayın, kısım, bölüm, resim, video ile ilgili olarak (URL şeklinde) içeriğe erişimin engellenmesi yoluyla uygulanır.
Erişimin engellenmesini talep eden kişiler, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatın gizliliğinin ihlal edildiğinden bahisle erişimin engellenmesi talebini talepte bulunduğu saatten itibaren yirmi dört saat içinde sulh ceza hâkiminin kararına sunar. Hâkim, internet ortamında yapılan yayın içeriği nedeniyle özel hayatın gizliliğinin ihlal edilip edilmediğini değerlendirerek vereceği kararını en geç kırk sekiz saat içinde açıklar ve doğrudan Kuruma gönderir; aksi hâlde, erişimin engellenmesi tedbiri kendiliğinden kalkar.
Hâkim tarafından verilen bu karara karşı Başkan tarafından 5271 sayılı Kanun hükümlerine göre itiraz yoluna gidilebilir.
Erişimin engellenmesine konu içeriğin yayından çıkarılmış olması durumunda hâkim kararı kendiliğinden hükümsüz kalır.
Özel hayatın gizliliğinin ihlaline bağlı olarak gecikmesinde sakınca bulunan hâllerde doğrudan Başkanın emri üzerine erişimin engellenmesi Kurum tarafından yapılır.
Bu maddenin sekizinci fıkrası kapsamında Başkan tarafından verilen erişimin engellenmesi kararı, yirmi dört saat içinde sulh ceza hâkiminin onayına sunulur. Hâkim, kararını kırk sekiz saat içinde açıklar.

Sosyal medya hesabınızın çalınması halinde savcılığa suç duyurusunda bulunabilirsiniz.

Sosyal medya hesabınız çalındığında yapmanız gereken en önemli hukuki işlem ilgili Cumhuriyet savcılığına bu durumu bildirmeniz, yani suç duyurusunda bulunmanızdır. Suç duyurusunda bulunarak hesabınızın çalındığını bildirmemeniz halinde; sosyal medya hesabınızı çalan kişinin hesabınız aracılığıyla gerçekleştireceği hukuka aykırı eylemlerden dolayı sizin de sorumluluğunuz gündeme gelebilecektir. Suç duyurusunda bulunduktan sonra Cumhuriyet savcılığı birimlerince soruşturma başlatılacak ve hesabınızı çalan kişinin tespit edilmesi için çalışmalar yürütülecektir.

Hesabınızı çalan kişinin tespit edilmesinin ardından, bu kişiye karşı tazminat davası açabilirsiniz.

Sosyal medya hesabınız çalındığında kişilik haklarınız ihlal edilebilmekte ve özel yaşamınıza ait bilgi ve verilere ulaşılabilmektedir. Bu anlamda sosyal medya hesabınızı çalan (hackleyen) kişi hakkında maddi ve/veya manevi tazminat davası açabilirsiniz. Ancak maddi tazminat davası açabilmeniz için; kişi tarafından sosyal medya hesabınızın çalınması sebebiyle mal varlığınızda bir eksilme olmalıdır. Bir başka deyişle sosyal medya hesabınızın hukuka aykırı olarak ele geçirilmesi sonucunda maddi olarak bir zararınızın mevcut olması gerekir.

Sosyal Medya Hesaplarının Çalınması ile İlgili Yargıtay Kararları

“Şikayetçinin rızası olmadan e-mail ve Facebook hesabına girip şifrelerini değiştirmek suretiyle bilişim sistemine girmesini engellediğinden bahisle açılan davada; şikayetçinin hesabına sanığın giriş yaptığının tespit edildiği, dosya içerisinde şifrelerinin değiştirilmesine ve şikayetçiden bir menfaat elde ettiğine dair tespitin bulunmadığı ve şikayetçinin hesabının kullanılarak kontör istenenin arkadaşları olduğu anlaşılmakla, kalmaya devam ettiğine ilişkin deliller de mevcut olduğundan, sanığın eyleminin TCK’nın 243/1. maddesi kapsamındaki suçu oluşturacağı gözetilmeden suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken CMUK.nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 25.12.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.” (Yargıtay 8. CD., E. 2018/10824 K. 2019/15723 T. 25.12.2019)
“Sanığın, şikayetçinin kullandığı “…@ windowslive.com” e-posta adresi ile irtibatlı olan facebook adresine bilgisi ve rızası olmaksızın şifreyi değiştirerek erişilmez kıldığından bahisle açılan davada, sanığın, şikayetçinin hesabına ait e-mail şifresini değiştirdiğine dair dosya içerisinde bir tespitin bulunmaması, elde edilen delillerin şikayetçi tarafından ibraz etmiş olması, sanığın suçlamayı kabul etmediği gibi hattına başkalarının girmiş olabileceği savunmasını karşılar şekilde, internet hattını sanık dışında başkalarının da kullanıp kullanmadığı ve kendisine ait olduğu belirtilen e-mail adresinin sanığa aidiyeti hususunda dosyada bir bilgiye rastlanmadığı, şikayetçinin 6-7 aydır e-mail adresine girmediğini belirtmesi karşısında; suç tarihinden şikayet tarihine kadar olan dönemde, bu adresin faal olup olmadığı, sanığın bilgisayarında yapılan girişlere ilişkin kayıtlara rastlanıp rastlanmadığı, sanık tarafından suç tarihinden sonra giriş yapılıp yapılmadığı, adrese ait şifrenin değiştirilip değiştirilmediği, şifre değiştirilmişse hangi tarihte ve hangi IP numarası ile erişim sağlanarak şifrenin değiştirildiği ilgili internet sağlayıcısından sorulması sonucuna göre tüm deliller birlikte değerlendirilip gerektiğinde bilirkişiden de görüş alınıp şifre değişikliği gerçekleşmediği takdirde eylemin TCK.nın 243. maddesi kapsamında değerlendirilmesi gerektiği dikkate alınarak sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken, eksik araştırmaya dayanarak yazılı şekilde hüküm kurulması, Yasaya aykırı, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi uyarınca uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK.nın 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 06.05.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.” (Yargıtay 8. CD., E. 2017/24009 K. 2019/6266 T. 6.5.2019)
“Oluşa ve dosya kapsamına göre; sanık …’ın, kız arkadaşı olan mağdur … ile aralarındaki arkadaşlık ilişkisi sona erdikten sonra, mağdura ait facebook hesabının önceden bildiği internet şifresini, onun bilgisi ve rızası dışında değiştirerek, hakkı bulunmadığı halde giriş yaptığı mağdurun facebook hesabında, beraber oldukları dönemde mağdurun bilgisi dahilinde kaydettiği cinsel içerikli görüntülerini yayımlayıp, mağdurun facebook hesabına erişimini engellemesi biçiminde sübut bulan eylemlerinin TCK’nın 244/2. maddesindeki sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme ve aynı Kanun’un 134/2. madde ve fıkrasındaki özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarını oluşturduğuna dair yerel mahkemenin kabulünde bir isabetsizlik görülmemiştir. Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan kurulan hüküm açısından; temel ceza belirlenirken, TCK’nın 61/1. madde ve fıkrasında yer alan ölçütler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle, aynı Kanun’un 3/1. madde ve fıkrası uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, temel cezanın asgari hadden tayin edilmesi; ayrıca, TCK’nın 6/1-g madde, fıkra ve bendinde, ceza kanunlarının uygulanmasında, basın ve yayın yolu ile deyiminden; her türlü yazılı, görsel, işitsel ve elektronik kitle iletişim aracıyla yapılan yayınların anlaşılacağının belirtilmesi karşısında, mağdurun özel görüntülerini, belirli olmayan ve birden fazla kişi tarafından algılanabilme imkanı bulunan facebook adlı sosyal paylaşım sitesi üzerinden başkalarının görgüsüne sunan sanık hakkında, hükmedilen temel cezada, suç tarihi itibariyle yürürlükte bulunan ve sanık lehine olduğu kabul edilen TCK’nın 134/2-2. madde, fıkra ve cümlesi gereğince yarı oranında artırım yapılması gerektiği gözetilmeden, anılan maddenin uygulanmaması suretiyle, sanığa eksik ceza tayini, aleyhe temyiz bulunmadığından, bozma nedeni olarak kabul edilmemiş; sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan kurulan hüküm açısından; Anayasa Mahkemesinin, TCK’nın 53. maddesindeki hak yoksunluklarına ilişkin 24.11.2015 günlü Resmi Gazete’de yayımlanan 08.10.2015 tarihli, 2014/140 esas, 2015/85 karar sayılı iptal kararının infaz aşamasında gözetilebileceği değerlendirilmiştir. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, eleştiri dışında, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin isteme uygun olarak ONANMASINA, 24.05.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.“ (Yargıtay 12. CD., E. 2015/13308 K. 2017/4272 T. 24.5.2017)
“Şantaj, sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme ve verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
A) Şantaj, sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçlarından kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesinde: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın beraat etmesi gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,
B) Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın beraat etmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Oluşa, dosya kapsamına ve ikrar içeren savunmaya göre; sanığın, şikayetçi ile beraberlikleri dönemde çekinmiş oldukları ve sanıkla aralarındaki ilişkinin varlığını ve boyutunu kendisinde saklı tutan şikayetçinin özel hayatına ilişkin görüntülerini ve şikayetçinin göğüs bölgesinin çıplak resmini onun rızası dışında ifşa eden sanık hakkında görüntü veya seslerin ifşa edilmesi suretiyle özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet hükmü kurulması gerekirken delillerin takdirinde hataya düşülerek verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan yazılı şekilde hüküm kurulması, “ (Yargıtay 12. CD., E. 2018/3261 K. 2018/9492 T. 10.10.2018)

Av. Oktay Altunkaya

Kategori : Ceza Hukuku