Şüpheli Nedir?

Şüpheli Nedir?

Şüpheli, soruşturma evresinde, suç şüphesi altında bulunan kişiyi ifade eder. Bir başka deyişle Cumhuriyet Başsavcılığının şikayet veya ihbar üzerine ya da resen hareket ederek kişinin suç işlediği iddiası ile soruşturma başlatması anı ile adli mercilerce yapılan soruşturma ve araştırma sonucunda verilen kovuşturmaya yer olmadığı kararı (takipsizlik) veya mahkemece iddianamenin kabulü kararı arasındaki süreçte, ilgili suçu işlediği isnad edilen, kişinin ceza muhakemesinde sahip olduğu sıfata şüpheli denir. Şüpheli kavramının tanımı 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 2/a maddesinde ve ilgili yönetmeliklerde düzenlenmiştir.

Şüphelinin Hakları Nelerdir?

a) Şüphelinin öncelikle hakkında ileri sürülen isnadı öğrenme hakkı vardır. Hangi konuda suçlandığını bilmeyen bir kişiden savunma yapması istenemez. Kişi hakkındaki ithamları usulüne uygun olarak öğrenmediği sürece (tahmin etse dahi vs.) açıklama yapmak zorunda değildir. Adli mercilerce şüpheliye ilgili soruşturma dosyası kapsamında hakkındaki suçlamalar usulüne uygun ve anlaşılır bir şekilde anlatılmalıdır.

b) Şüpheliye müdafi seçme hakkının bulunduğu ve onun hukukî yardımından yararlanabileceği, müdafinin ifade veya sorgusunda hazır bulunabileceği, kendisine bildirilir. Bu bağlamda şüpheliye isnat edilen suçlama bağlamında soruşturma evresinde etkin ve pratik bir avukatlık hizmetine başvurulması şüpheliye önemli faydalar sağlayacaktır. Müdafi seçecek durumda olmadığı ve bir müdafi yardımından faydalanmak istediği takdirde, kendisine baro tarafından bir müdafi görevlendirilir.

c) Şüphelinin yakalanması halinde yakınlarından istediği kişiye yakalandığı derhâl bildirilir. Bu konu yakalanan, gözaltına alınan, tutuklanan vs. şüphelinin yakınları ile iletişime geçebilmesi, durumu anlatabilmesi, dışarıda ulaşabileceği kimselerin olması gibi sebeplerle temel insan hakları ve adil yargılanma hakkı kapsamında önemlidir.

d) Yüklenen suç hakkında açıklamada bulunmamasının kanunî hakkı olduğu söylenir. Şüpheli, muhakeme aşamasında bildiklerini anlatmak zorunda değildir. Buna göre; şüpheli susma hakkını kullandığını beyan etmesi üzerine kendisinden açıklamada bulunması istenmemelidir. Belirtmem gerekirse; şüphelinin susma hakkını kullanması aleyhine olarak yorumlanamaz. Bir kimsenin hakkını kullanması sebebiyle hak kaybı yaşaması veya adli mercilerde olumsuz kanaat oluşması hukuk devleti ilkesine aykırı olacaktır.

e) Şüpheliye, şüpheden kurtulması için somut delillerin toplanmasını isteyebileceği hatırlatılır ve kendisi aleyhine var olan şüphe nedenlerini ortadan kaldırmak ve lehine olan hususları ileri sürmek olanağı tanınır. Burada şüpheli lehine olan bilgi, belge, fotoğraf vs. delillerin toplanarak dosya içeriğine alınmasını talep edebilir. Somut olayı en iyi bilen kişiler çoğu defa tarafların kendileridir. Dolayısıyla şüpheli, varsa avukatı ile beraber hareket ederek, atılı suçlamaya karşı kendisini aklayacak hususları açık bir şekilde beyan etmelidir.

Müşteki Şüpheli Nedir?

Müşteki bir başka deyişle şikayet eden, somut davada aynı zamanda suç konusu bir eylemi gerçekleştirdiği hususunda itham ediliyorsa aynı zamanda şüpheli sıfatını alır. Yani bir kimse hem şikayetçi hem de şikayet edilen ise “müşteki şüpheli” sıfatını alır. Bu sıfatlar bir ceza usul hukuku terimidir ve kişilerin suçlu veya mağdur olduğunu ispatlamaz. Yapılan yargılama sonucunda taraflar hakkındaki isnatlar bir sonuca ulaşır. Müşteki şüpheli kavramını bir örnekle açıklamam gerekirse; İki kişi karşılıklı olarak birbirini ciddi şekilde darp etmiş, ayrıca tehdit ve hakaret içerikli sözlerde bulunmuşlarsa burada iki tarafta müşteki şüpheli sıfatı ile dosyaya dahil olur.

Şüpheli ve Sanık Farkı Nedir?

Şüpheli, suç işlediği iddia edilen kimsenin soruşturma evresinde sahip olduğu sıfattır. Sanık ise, iddianamenin kabulü ile başlayan kovuşturma evresinin sonuna kadar suç isnat edilen kimsenin aldığı isimdir. Örneğin; bir hırsızlık eylemi sonucunda yakalanan ve tutuklanan kimse soruşturma aşamasında yani kamu davası açılmasını gerektirecek yeterli şüphenin bulunduğu hususundaki delillerin araştırıldığı ve toplandığı aşamada şüpheli sıfatına sahip olur. Mahkemece kamu davası açılması talebinin kabulü ile başlayan, yargılama ve kanun yolu aşamasının (istinaf, temyiz, itiraz) sona erip hükmün kesinleşmesi anına kadar devam eden süreçte kişi sanık sıfatını alır.

Soruşturma Evresinde Şüphelinin Tutuklanması Mümkün Müdür? 

Soruşturma sürecinde şüphelinin yakalanması, gözaltına alınması, adli kontrol tedbirlerinin uygulanması mümkün olduğu gibi tutuklanmasına karar verilmesi de mümkündür. Tutuklama ceza muhakemesi hukukunda geçici bir koruma tedbiridir. Buna göre CMK m.100 kapsamındaki şartların somut vakıada bulunması ile mahkeme şüphelinin tutuklanmasına karar verilebilecektir. Tarafların tutuklama kararına karşı tefhim veya tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde itiraz etme hakkı bulunmaktadır. Yukarıda da belirttiğim üzere şüphelinin tutuklanması suçlu olduğu anlamına gelmemektedir. Tutuklama bir ceza değildir.

Av. Oktay Altunkaya
Önceki İçerikCinsel Taciz Suçu ve Cezası
Sonraki İçerikCeza Hukukunda Etkin Pişmanlık (Ceza İndirimi) Nedir?