Tahliye Taahhütnamesi ile Kiracı Çıkarılabilir Mi?

Tahliye Taahhütnamesi ile Kiracı Çıkarılabilir Mi?

6098 sayılı Türk Borçlar Kanunu m. 352/1 gereğince; “Kiracı, kiralananın teslim edilmesinden sonra, kiraya verene karşı, kiralananı belli bir tarihte boşaltmayı yazılı olarak üstlendiği hâlde boşaltmamışsa kiraya veren, kira sözleşmesini bu tarihten başlayarak bir ay içinde icraya başvurmak veya dava açmak suretiyle sona erdirebilir.“ denmektedir. Buna göre usulüne uygun ve geçerli bir tahliye taahhütnamesinin bulunması halinde kiracının kiralanandan tahliyesi sağlanabilir. Tahliye taahhütnamesinin geçerlilik şartlarından bahsettiğimiz yazımıza bağlantıya tıklayarak ulaşabilirsiniz.

Kısaca tahliye taahhütnamesinin geçerlilik şartlarından bahsetmemiz gerekirse:

1-) Kiracıdan alınan tahliye taahhüdünün geçerlilik arz etmesi için öncelikle kiralanan konut veya çatılı işyeri niteliğine haiz olmalıdır.

2-) Tahliye taahhüdü kiracı tarafından bizzat veya temsilcisi tarafından verilmelidir.

3-) Tahliye taahhüdü yazılı olarak düzenlenmelidir (adi yazılı veya resmi şekilde olabilir.)

4-) Tahliye taahhüdü kiracının belirli bir tarihte kiralananı tahliye edeceği beyanını içermelidir.

5-) Kiracı yazılı tahliye taahhütnamesini kiralananı teslim aldıktan sonra vermelidir.

Kira İlişkisi Kurulmadan Verilen Tahliye Taahhütlerinin Geçerli Olmadığına Yönelik Yargıtay Kararı

“Mahkemece, takip talebine ekli tahliye taahhüt belgesi başlıklı evrak incelendiğinde, takip borçlusu …’un tahliyeye konu taşınmazı 05/03/2016 tarihinde şartsız olarak davacı tarafa teslim etme taahhüdünde bulunduğu, ödeme emri tebliğ edildiğinde taahhütteki tanzim tarihine ve imzaya açıkça karşı çıkmadığı, borçlunun takibe yaptığı itirazı ile bağlı olduğu, İcra İflas Kanununun 63. maddesi gereğince itirazını değiştirip ve genişletemeyeceği, takip ve dava kabul koşullarının oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve tahliyeye karar verilmiş, karar davalı tarafından temyiz edilmiştir.

Kira sözleşmesi ile aynı tarihte ya da daha önceki tarihte alınan tahliye taahhüdü dava tarihinde yürürlükte bulunan 6098 Sayılı T.B.K’nın 26. maddesi gereğince kiracının serbest irade mahsulü olmadığından batıldır. 04.10.1944 gün ve 15/20-28 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı da bu yöndedir. Yine 3.10.1980 gün 2/3 sayılı, 4.10.1985 gün ve 2/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararları gereğince kira ilişkisi devam ederken (kiralananda otururken) verilen tahliye taahhütleri geçerlidir. Geçerli sözleşmeden doğan bu hakkın kullanılmasında iyi niyet asıldır. Bunun aksini davalının olaylara dayanarak kanıtlaması gerekir.

Somut olayda; tahliye taahhüdüne konu taşınmaz davacı tarafından 19.01.2016 tarihinde satın alınmış olup, kira ilişkisi bu tarihte kurulmuştur. Tahliye taahhüdü kira ilişkisinin kurulduğu 19.01.2016 tarihi itibariyle verilmiş olmakla, takibe konu tahliye taahhüdü geçerli değildir.

Ayrıca tahliye taahhüdü nedeniyle açılacak tahliye davasının TBK’nun 352/1 maddesi gereğince taahhüt edilen tarihi izleyen bir ay içinde açılması veya bu süre içinde taahhüde dayalı olarak icra takibi yapılmış olması gerekir. Davacı 18.04.2016 tarihinde başlattığı takip ile adi yazılı nitelikteki 19.01.2016 düzenleme ve 05.03.2016 tahliye tarihli tahliye taahhüdüne dayanılarak kiralananın tahliyesini istemiştir.

Ancak taahhüt edilen tarihi izleyen bir aylık süre geçtikten sonra tahliye taahhüdüne dayanılarak başlatılan takip süresinde değildir. Yine tahliye taahhüdüne “TEB Bankası tapuya ipotek koyup 637.500 TL satıcı …’a ödendiği günden itibaren 45 gün sonra gayrimenkul tahliye edilecektir” ibaresi eklenerek taahhütte bulunulmuş ise de, bu hususun değerlendirilmesi yargılamayı gerektirmektedir.

Bu durumda yukarıda açıklanan gerekçelerle davanın reddi gerekirken, yazılı şekilde davanın kabulü ile kiralananın tahliyesine karar verilmesi doğru değildir.” (Yargıtay 8. HD., E. 2017/4711 K. 2018/2893 T. 28.2.2018)

Av. Oktay Altunkaya