Kaçak Yapının Tespiti Halinde Yıkım Kararı Verilmesi Süreci
Ruhsat alınmadan veya verilen ruhsata aykırı olarak inşa edilen bir yapının idarece herhangi bir şekilde öğrenilmesi ile; ilgili idare tarafından öncelikle imar mevzuatına aykırı olduğu belirtilen yapının durumu tespit edilecek, bu konuda teknik personeller tarafından yapı tatil zaptı düzenlenecek ve yapı mühürlenecektir. Ayrıca yapının imar mevzuatına aykırılık içerdiğine dair ilgili Tapu Müdürlüğüne bilgi verilecek ve imara aykırılığın tapu kayıtlarının beyanlar hanesine kaydedilmesi talep edilecektir.
Kaçak yapı ile ilgili tespitleri içeren yapı tatil tutanağı ilgili idare görevlisi tarafından yapıya asılır. Bu şekilde yapı tatil zaptının yapı sahibine tebliğ edildiği kabul edilir. Ayrıca yapı tatil tutanağının bir nüshası ilgili muhtarlığa bırakılır. Bir örneği de Çevre ve Şehircilik İl Müdürlüğüne gönderilir.
İlgili İdare tarafından yapı tatil zaptında imar mevzuatına aykırılığın en geç bir ay içerisinde giderilmesi için yapı sahibine süre verilecektir. Ancak idare tarafından imara aykırılığın bir ay içerisinde giderilemeyeceği tespit edilmişse, İmar Kanunu m.32/6 uyarınca yapı sahibine süre verilmeyebilir.
İnşaatın veya yapının durdurulması ve mühürlenmesinin ardından yapı sahibi kendisine verilen en fazla bir aylık süre içerisinde yapıyı ruhsata uygun hale getirmeli ya da yapıyı ruhsatlandırmalıdır. Yapı sahibi tarafından imar mevzuatına aykırılığın giderilmesi ile birlikte ilgili belediye veya il özel idaresinden mührün kaldırılması istenebilir.
İdare tarafından verilen süre içerisinde yapı sahibi tarafından imar mevzuatına aykırılığın giderilmemesi durumunda, mevcut bulunan yapı ruhsatı iptal edilecek, belediye veya il encümeni tarafından kaçak yapı hakkında yıkım kararı verilecektir. İlgili idare tarafından yıkım kararı alınmasının ardından idarece kaçak yapı yıkılacak ve masrafları yapı sahibinden tahsil edilecektir.
Belediye veya Diğer İdareler Tarafından Verilen Yıkım Kararına Karşı Ne Yapılabilir?
Yıkım Kararının Geri Alınması İçin İdareye Başvuru Yapılması
Belediye encümeni veya il encümeni tarafından alınan yıkım kararına karşı dava açmadan önce idareye başvuru yapma zorunluluğu bulunmamaktadır. Ancak kişiler dava yoluna başvurmadan önce ilgili idareye 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu m.11 uyarınca başvuruda bulunabilir. Dava açma süresi içerisinde idareye yapılan başvuru ile dava açma süresi duracaktır.
Yıkım kararının geri alınması için İYUK m.11 uyarınca yapılan yapılan başvuru belediye encümeni veya il encümeni tarafından karara bağlanacaktır. Yıkım kararının geri alınmasına ilişkin yapılan başvuruya idare tarafından 30 gün içerisinde cevap verilmemesi durumunda başvuru zımnen reddedilmiş sayılacaktır. İdarece 30 gün içerisinde verilen cevap üzerine ya da 30 günün sonunda zımnen reddedilmiş sayılma üzerine yıkım kararına karşı dava açma süresi kaldığı yerden işlemeye devam edecektir.
Yıkım kararı verilen yapı ile ilgili iptal davası açılmadan önce idareye İYUK m.11 uyarınca başvuru yapılması uygulamada kullanılan hukuki yollardan birisidir.
Belediye veya İl Encümeni tarafından Verilen Yıkım Kararına Karşı İptal Davası Açılması
Yıkım kararının iptali için kararın tebliğ tarihinden itibaren altmış gün içerisinde idare mahkemesinde dava açılabilir. Yıkım kararına karşı iptal davası açılabileceği gibi yıkım kararına hazırlık işlemi niteliğindeki kararlara, yıkım kararından sonra idare tarafından gönderilen ihtarlara (kaçak yapının yapı sahibi tarafından yıkılması gerektiği aksi halde idare tarafından yıkımın gerçekleştirileceği ihtarı, yapının tahliye edilmesi ihtarı vs.) ve yıkım ihalesi kararlarına karşı da süresi içerisinde iptal davası açılabilir.
İlgili Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu Kararında bu konu şu şekilde açıklanmıştır: “…Dosyanın incelenmesinden; uyuşmazlığa konu taşınmazda bulunan yapıda ruhsat ve eklerine aykırı yapılan baz istasyonunun yıkımı yolunda 13/03/2012 günlü, C:2012/1235.35 sayılı Çankaya Belediye Encümeni kararının alındığı, bu encümen kararının gereğinin yerine getirilmesi amacıyla yapının 25/02/2014 tarihinde yıkım programına alındığına, yapının idarece yıkılması durumunda yıkım masrafının tahsil olunacağına ve yasal yaptırımlar uygulanmaması için projeye aykırı kısımların düzeltilmesi gerektiğine ilişkin dava konusu işlemin tesis edildiği anlaşılmaktadır.
Buna göre; iptali talep edilen işlemin, daha önce tesis edilen ve denetimi yapılan encümen kararının icra edilmesine yönelik bir işlem olduğu anlaşılmakta olup, bu işlemle ruhsatsız yapının yıktırılması için davacıya yükümlülük getirildiği, davalı idarece ilgilisine yapılan bildirime rağmen aykırılığın giderilmediğinin tespiti halinde, yıkım tarihinin bildirilmesi, taşınmazın tahliye edilmesi vb. nitelikte başkaca herhangi bir işlem tesis edilmeksizin doğrudan yıkım işleminin gerçekleştirilebileceği açıktır.
Bu durumda; yıkıma ilişkin alınan encümen kararı sonrasında kararın uygulanması aşamasına yönelik olarak tesis edilecek yıkım işleminin usulüne uygun bildirimlerle yapılıp yapılmadığı, öncesinde imar mevzuatı veya diğer mevzuatlar uyarınca yetkili makamlarca alınmış bir karar bulunup bulunmadığı, yıkım işleminin bu karara ve hukuka uygun olarak yapılıp yapılmadığı hususlarının ayrıca yargısal denetiminin yapılabileceği ve tek başına yıkım işleminin davacı açısından hukuki sonuçlar doğuran icrai nitelikte bir işlem olduğu göz önüne alındığında; dava konusu işlemin, idari davaya konu olabilecek kesin ve yürütülmesi zorunlu bir işlem niteliğinde olduğu sonucuna ulaşıldığından, aksi yönde verilen ısrar kararında hukuki isabet görülmemiştir..” (Danıştay, İDDK., E. 2015/2734, K. 2016/896, T. 16.3.2016)
Yürütmenin Durdurulması Talebinde Bulunulması Gerekliliği
İlgili idare tarafından alınan yıkım kararına karşı iptal davası açılması, idare tarafından kaçak yapının yıkım işleminin gerçekleştirilmesini durdurmayacaktır. Bu anlamda dava açan tarafın iptali istenen yıkım kararı hakkında İYUK m.27 gereğince yürütmenin durdurulması kararı verilmesi yönünde de talepte bulunması gerekir.
Mahkemece yürütmenin durdurulması kararı verilmesi durumunda dava sürecinde idare tarafından yıkım işlemi yapılamayacaktır.
Danıştay 2. Dairesi’nin 2001/563 E., 2001/1762 K. ve 20.6.2001 tarihli ilamında; “…inşaatlarla ilgili olarak Belediye Encümenince yıkım kararları aldıkları, ancak taşınmaz sahiplerince idare yargıda dava açılması ve mahkemece yürütmenin durdurulması kararları verilmesi üzerine yıkım işlemlerini durdurdukları…” ifadesi ile yürütmenin durdurulması kararı verilmesi halinde yıkım işlemlerinin duracağı belirtilmiştir.
Davacı tarafın yürütmenin durdurulması talebinin mahkemece reddedilmesi halinde ise dava sürecinde ilgili idare tarafından kaçak yapının yıkımı gerçekleştirebilecektir.
Yıkım Kararı Sebebiyle Uğranılan Maddi ve Manevi Zararlar Sebebiyle İdareden Tazminat Talebinde Bulunulması
Verilen yıkım kararı ve yıkım işleminin gerçekleştirilmesi sebebiyle maddi veya manevi olarak zarara uğrayan kişilerin, zararlarının giderilmesi amacıyla ilgili idareye tam yargı davası açması da mümkündür.
Av. Oktay Altunkaya